ATGB eylemi DW Türkçe’de

Avrupa Türk Gazeteciler Birliği’nin Berlin Büyükelçiliği önündeki basın saldırılarını protesto eylemine Deutsche Welle Türkçe,  haber portalında şöyle yer verdi:

http://www.dw.com/tr/türkiyenin-berlin-büyükelçiliği-önünde-protesto/a-36271115

ATGB Berlin’de basına saldırıları protesto etti

Cumhuriyet Gazetesi’ne yönelik bir operasyonla bu kurumun birçok yönetici ve yazarının gözaltına alınmasını, Avrupa Türk Gazeteciler Birliği (ATGB) Berlin Büyükelçiliği önünde eylem yaparak, protesto etti.

aypa-20161104-atgb-berlin-elcilik_mg_0191-2-2000x1165

ATGB üyeleri Berlin Büyükelçiliği önüne siyah çelenk bırakarak Türkiye’deki basın ve ifade özgürlüğüne yönelik baskılara dikkat çektiler.

Türkiye’de hızla demokratikleşme ve özgürlüklere dönüşün sağlanması gerektiğini söyleyen gazeteciler eylemde „Gazetecilere Özgürlük“, „Türkiye’deki Gazeteciler İçin Basın Özgürlüğü“, „Özgür Basın Susturulamaz“ ve „Gazetecilik Suç Değildir“, „Bu Ülkenin Aydınlık İnsanları Size Cumhuriyet Yakışır“ pankartlarını taşıdılar.

atgb-eylem2

„Kırık kalem“le özgürlük mesajı
Kırık bir kalem maketi de sergileyen ATGB üyeleri „B“ harfine çarpı konulduğu gözlenen „(B) Asın Özgürlüğü“ sloganı ile de mesaj verdiler.
Türkiye’de parlamenter demokrasinin özellikle 15 Temmuz sonrası yerle bir edildiğine işaret eden ATGB üyesi gazeteciler özetle şunları söylediler:

aypa-20161104-atgb-berlin-elcilik-siyah-clenk_mg_0064-2000x1340

“İfade özgürlüğü ayaklar altında”
„Sıranın basın özgürlüğüne geldiği, son Cumhuriyet operasyonuyla ayan beyan ortadadır. Medya ve ifade özgürlüğü artık açıkça ayaklar altındadır. Türkiye Cumhuriyeti’nin bir büyük felaket içinde debelendiği açıkça ifade edilmelidir.

“Sineye çekemeyiz”
Türkiye’deki cumhuriyet düşüncesinden sonra, laik cumhuriyet rejimiyle yaşıt Cumhuriyet gibi bir gazetenin de böyle bir operasyonla tasfiye sürecine sokulması tesadüf değildir. Baskıcı ve gerici politikaların doğal sonucudur. Bunu sineye çekemeyiz. Gözaltı ve tutuklamalar, sadece aydınlara değil tüm T.C. yurttaşlarına bu tür faşist uygulamalara karşı direnme hakkı vermektedir.

 

aypa-20161104-atgb-cumhuriyete-berlin-buyukelciligi-onunde-destek-img_8195-2000x1340

“Avrupa kamuoyunu bilgilendirmek görevimizdir”
Avrupa kamuoyunu olan biten hakkında ayrıntılı ve doğru bilgilendirmek, bu saatten sonra biz Türkiye kökenli ve Avrupa’da yerleşik gazeteciler için en önemli görevdir.
Terör bahanesiyle, terörün yanından bile geçmemiş, hatta ömürleri terörle mücadele içinde geçmiş gazeteciler ve kurumlarının yerle bir edilmesi, Türkiye’de-ki rejimin gerçek niteliğini açığa çıkarmıştır.

aypa-20161104-atgb-cumhuriyete-berlin-buyukelciligi-onunde-destek-img_8203-2000x1145

“Çoksesli medyaya ölü toprağı serpilmiştir”
Türkiye’de Ohal kapsamında basın yayın organlarının kapatılması ile 2 bin 500’ü aşkın bir “işsiz gazeteciler ordusu” yaratılmış, çok sesli medyanın üzerine neredeyse ölü toprağı serpilmiştir. Bu süreci, ATGB’ye bağlı gazeteciler olarak büyük bir kaygı ile izlemekteyiz.

aypa-20161104-atgb-cumhuriyete-berlin-buyukelciligi-onunde-destek-img_8232-2000x1275“Meslektaşlarımızı faşizan uygulamalara karşı çıkmaya çağırıyoruz”
İktidara muhalif seslerin susturulmasını demokrasiye vurulmuş bir darbe olarak nitelendiriyoruz. Bu yoldan derhal geri dönülmeli, terörle hiçbir ilişkisi olmayan Cumhuriyet mensubu arkadaşlarımız serbest bırakılmalı, eğer mutlaka gerekiyorsa, yargı sürecinde de tutuklamalardan vazgeçilmelidir. Tüm gazeteci dostlarımızı bu faşizan uygulamalara karşı çıkmaya çağırıyoruz.“

Ve „Özgürlük Heykelli“ eylem başladı

Almanya’da yaşayan ünlü Türk heykeltraş Doğan Demir, Türkiye’deki basın ve ifade özgürlüğü ihlallerine Avrupa kamuoyunun dikkatini çekmek için“Özgürlük Heykeli“ projesi ile birçok kentte eyleme devam ediyor.

Bugüne dek sıra dışı yapıtlarıyla dikkatleri üzerine çeken ünlü heykeltıraş Doğan Demir Türkiye’deki tutuklu gazeteciler, yazarlar ve sanatçılarla dayanışmak amacıyla Stuttgart kentinde start verdiği eylemiyle büyük ses getirdi.
Türkler kadar Almanların da dikkatini çeken eylem Türk ve Alman basınında da yankı yarattı.
Kentin Schlossplatz Meydanı’nda Uluslararası Basın Birliği’nin simgesi olan kalem tutan sıkılmış yumruk heykelini yontan Doğan Demir, eylemini Köln, Zürih gibi çeşitli Avrupa kentlerinde sürdürecek.

heykel

Eylemin finali Brüksel’de Avrupa Parlamentosu önünde gerçekleşecek.
Konuya ilişkin gazetemize bir açıklamada bulunan Türk heykeltraş Doğan Demir
„Muhalefetin ve muhalif basının üzerinde ağır bir baskı ve yıldırma politikası uygulanmakta, bu amaçla gazeteciler, yazarlar ve akademisyenler uyduruk ve akıldışı suçlamalarla, keyfi biçimde tutuklanmaktadır. Halen iki yüzün üzerinde gazeteci, yazar ve akademisyen bu nedenle cezaevlerindedir.
Türkiye’de KHK’ların arkasına sığınarak her türlü muhalif sesi susturmaya çalışmaktadır.
heykel2

Halen yüzden fazla gazeteci hiçbir dayanağı olmayan suçlamalarla tutukludur. Uzun süren ve bir türlü sonuçlan(dırıl)mayan mahkemelerle, tutukluluk fiilen cezaya dönüşmekte, verilen cezalar ise iddia edilen suçlarla uyuşmayacak kadar ağır olmaktadır. Amaçları bu şekilde muhalif gazetecileri korkutup sindirmektir.
Halen Türkiye’nin önde gelen ve kitapları çok sayıda dile çevrilmiş yazarları Necmiye Alpay, Aslı Erdoğan, Ahmet ve Mehmet Altan kardeşler tutuklu bulunmaktadır.
Pek çok Kürt kanaat önderi ve fikir insanı terör örgütü üyeliği, teröre yardım ve yataklık gibi ağır suçlamalarla tutukludur. Oysa bu insanlar Kürt ve Türk halkları arasında barışçı çözümü ve ortak yaşamı savunmaktadırlar.

heykel3

Bir sanatçı olarak, tutuklu gazeteciler, yazarlar ve fikir insanlarıyla dayanışma amacıyla mermer bir bloktan fikir ve ifade özgürlüğünü simgeleyen heykeli Avrupa şehirlerinde yontmaya devam edeceğim.
Bu ilk performansı başka şehirlerde tekrarlayıp, finali Brüksel’de Avrupa Parlamentosu önünde yaparak sonuçlandıracağım.“
Öte yandan Türk heykeltraş Doğan Demir eylemi gerçekleştirirken
Necmiye Alpay, Aslı Erdoğan, Ahmet ve Mehmet Altan kardeşler gibi tutuklu gazeteci ve yazarların fotoğraflarını da sergiliyor.

ATGB eylemi Alman basınında

https://www.berlin.de/aktuelles/berlin/4630721-958092-tuerkische-journalisten-protestieren-vor.htmlhttp://www.focus.de/regional/berlin/medien-tuerkische-journalisten-protestieren-vor-botschaft-in-berlin_id_6161282.html
Türkische Journalisten protestieren vor Botschaft in Berlin
www.focus.de
Türkische Journalisten haben am Freitag vor der türkischen Botschaft in Berlin Pressefreiheit in ihrem Heimatland gefordert.

http://www.berliner-zeitung.de/berlin/tuerkische-journalisten-protestieren-vor-botschaft-in-berlin-25034900

Türkische Journalisten protestieren vor Botschaft in Berlin
www.berliner-zeitung.de
Türkische Journalisten haben am Freitag vor der türkischen Botschaft in Berlin Pressefreiheit in ihrem Heimatland gefordert. „Freie Presse kann nicht mundtot gemacht werden!”, war auf einem Schild zu lesen. Bei der Aktion des Bundes türkischer Journalisten in Europa forderten Teilnehmer, dass der türkische Präsident Recep Tayyip Erdogan die Pressefreiheit schützen solle. Bundeskanzlerin Angela Merkel (CDU) solle sich zudem mehr für dieses wichtige Recht in der Türkei einsetzen. Erdogan geht seit Monaten gegen Medien und Opposition vor. Mehr als 160 Medien und Verlage wurden geschlossen, mehr als 100 Journalisten sitzen in Haft. …

http://www.arcor.de/content/aktuell/regional_news/berlin_brandenburg/5355800,1,Medien–Türkische-Journalisten-protestieren-vor-Botschaft-in%C2%A0Berlin,content.html

Medien: Türkische Journalisten protestieren vor Botschaft in Berlin
www.arcor.de
Berlin (dpa/bb) – Türkische Journalisten haben am Freitag vor der türkischen Botschaft in Berlin Pressefreiheit in ihrem Heimatland gefordert. «Freie Presse kann nicht mundtot gemacht werden!», war auf einem Schild zu lesen. Bei der Aktion des Bundes türkischer Journalisten in Europa forderten Teilnehmer, dass der türkische Präsident Recep Tayyip Erdogan die Pressefreiheit schützen solle. Bundeskanzlerin Angela Merkel (CDU) solle sich zudem mehr für dieses wichtige Recht in der Türkei einsetzen. Erdogan geht seit Monaten gegen Medien und Opposition vor. Mehr als 160 Medien und Verlage wurden geschlossen, mehr als 100 Journalisten sitzen in Haft.

http://www.rbb-online.de/politik/beitrag/2016/11/berlin-demo-politik-tuerkei.html

Türkische Journalisten demonstrieren für Pressefreiheit
www.rbb-online.de
/

https://www.welt.de/regionales/berlin/article159270692/Tuerkische-Journalisten-protestieren-vor-Botschaft-in-Berlin.html

http://www.bild.de/regional/aktuelles/berlin/tuerkische-journalisten-protestieren-vor-48610156.bild.html

Türkische Journalisten protestieren vor Botschaft in Berlin
www.bild.de
Türkische Journalisten haben am Freitag vor der türkischen Botschaft in Berlin Pressefreiheit in ihrem Heimatland gefordert. «Freie Presse kann nicht…

Türkische Journalisten protestieren vor Botschaft in Berlin – WELT
www.welt.de
/

http://www.wetter.de/cms/tuerkische-journalisten-protestieren-vor-botschaft-in-berlin-4030764.html

Türkische Journalisten protestieren…
www.wetter.de
Türkische Journalisten haben am Freitag vor der türkischen Botschaft in Berlin Pressefreiheit in ihrem Heimatland gefordert. “Freie Presse kann nicht mundtot gemacht werden!”, war auf einem Schild zu lesen. Bei der Aktion des Bundes türkische…

Türkiye’ye yatırım yapmayacak

Axel Springer CEO’su Mathias Doepfner, Türkiye’ye yatırım yapmayacaklarını açıkladı. wwww.bloomberght.com’da yayınlanan habere göre Doepfner, Türkiye’deki gelişmeleri “oldukça endişe verici” olarak nitelerken, basın özgürlüğünün ise “çiğnendiğini” belirtti. bloomberght’nin haberine göre Doepfner, Türkiye’ye yeni yatırım yapmayacaklarını ve Doğan Yayın Holding’de kalan paylarını 2022’ye kadar kademeli olarak satacaklarını belirtti.

‘Durum iç karartıcı!’

Avrupa Türk Gazeteciler Birliği (ATGB) Yönetim Kurulu Üyesi Kemal Çalık Türk Yayıncılar Birliği Başkanı Metin Celal ile Alman Börsenblatt dergisi için Türk yayın sektörü üzerine konuştu:

http://www.boersenblatt.net/artikel-interview_mit_metin_cel__l__praesident_des_tuerkischen_verlegerverbands.1246010.html

 

 

 

Telif hakkı tartışmasında anlaşmaya varıldı

Almanya’da uzun yıllardan bu yana devam eden YouTube“ ile ilgili telif hakkı tartışmalarında anlaşmaya varıldı. Buna göre Alman kullanıcılar, Almanya’nın telif hakları grubu Gema’ya bağlı sanatçıların eserlerini de YouTube’dan izleyebilecekler.
Video paylaşım platformu YouTube ile Gema arasında 2009 yılından bu yana süren hukuk mücadeleisnde nihai karar alınırken, sözkonusu karara göre Gema üyesi sanatçılar YouTube’da izlenen her video için telif ücreti alabilecekler.
Anlaşmazlığın uzun sürmesindeki ana neden ise, YouTube izlenen videolara alınan ilanlarla telif ücretinin ödenmesini önerirken, Gema ise her izlenen videodan telif ücreti alınmasını talep ediyordu.
Şu ana kadar kararla ilgili ayrıntılı bilgi verilmezken, Almanya’daki kullanıcıların YouTube’da istedikleri videoyu herhangi bir hukuki uyarı yazısı ile karşılaşmadan rahatsızlıkla izleyebilecek olmaları sevinçle karşılandı.

Televizyon kanallarının yerini „App“ler mi alacak?

Klasik televizyonculuk tarih olmak üzereyken, İnternet televizyonculuğu son yılların en gözde sektörlerinden biri haline geldi.
Apple’ın Ceo’su Tim Cook 2015 yılında yeni bir devrimin müjdesini vermişti: Geleceğin televizyon kanalları „App“ler!
Cook televizyonların kurulduğundan bu yana yerinde saydığını ve izleyicilere 50 yıldan beri sadece kanallar tarafından sunulan programları seyretmekten başka bir şans bırakılmadığına işaret ederek, „Doğrusal televizyon sona erdi. Cep telefonu dünyasında geçtiğimiz yıllarda büyük değişiklik olduysa şimdi sırada televizyonlar var. Akıllı telefonlarda olduğu gibi televizyonlarda da sayısız App olacak. Bunlar sadece oyun ya da hava durumu uygulamaları değil aynı zaman da teelvizyon kanalları olarak karşımıza çıkacak“ dedi.
Buna göre SVoD (Subscription-Video-on-Demand) sunucuları „App“lere binlerce film yükleyebilecekler.
Seyirciler aylık ücret karşılığında istediklerini istedikleri saatte izleyebilecekler.
Netflix, Hulu, Apple TV gibi platformlar, kullanıcılarının mobil olarak, canları istediğinde ve istedikleri programı seçerek TV seyretme olanağı sağladığı için, şimdiden tercih sebebi.

Yeni çağ televizyonculuğun devleri: Netflix, HBO, Amazon
Önümüzdeki birkaç yıl içinde 3 ya da 4 dev kuruluş pastayı aralarında bölüşecek.
Netflix, Amazon ve HBO başta gelen isimler arasında yer alıyor.
Geleneksel televizyonlar klasik izlenme oranlarını hesaplarken, SVoD ile sunucuları bir programı kaç kişinin izlediğini, her seyirci ne zaman ve nerede ne kadar süre programı izlediğini de saptayabilecekler. Yani her bir izleyicinin zevkini tam olarak analiz edip, tam da ona göre biçilmiş teklifler sunabilecek.

Geleneksel televizyonun birkaç yıl ömrü kaldı
Bu durumda ARD, ZDF, RTL ve Sat 1 gibi kanallara ne olacak?
Uzmanlar bu kanalların daha birkaç sene dayanabileceklerine dikkat çekerek 3 ila 49 yaş grubunun internet televizyonculuğunu tercih ederken, 50 yaş üzerinin geleneksel televizyon kullanmaya devam ettiğini de bildiriyorlar.
İçerik o kadar sığ ki artık ona „ütü televizyon“ deniyor
İnternet televizyonculuğunda sunulan programların geleneksel televizyonculuğa nazaran çok daha derinlikli, çok daha detaylı ve zengin içerikli olduğunu da vurgulayarak, günümüz klasik televizyonlarının sunduğu programların yüzeyselliği nedeniyle özellikle kadın izleyicilerin seyrederken bir yandan da ütü yaptıkları için geleneksel televizyonlara „Ütü Televizyonları“ dendiğine de işaret ediyorlar.
Geleneksel televizyonculuğun tamamen öldüğünü söylemek mümkün değil ancak ciddi bir dönüşümün eşiğinde olduğumuz da görülüyor. 1885’te kurulan ve TV yayıncılığının her aşamasına şahitlik eden AT&T şirketi 93 yaşındaki Warner Bros’u 85,4 milyar dolara satın aldığını duyurdu. Anlaşma, Time Warner’ın borçları da dâhil olunca 108,7 milyar dolara çıkmış olacak.
Time Warner, son yıllarda Game of Thrones gibi büyük çapta hayranlık kazanan yapımların yer aldığı HBO ve CNN televizyonunun da sahibi aynı zamanda ve dijitalleşmenin başlatılabileceği ‘doğru adres’. Böylece asırlık iki şirket, günceli yakalayabilmek üzere güçlerini birleştirmiş oluyor.

Erdoğan ‘basın düşmanları’ listesinde

Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü’nün “Basın Özgürlüğünün Düşmanları” listesinde bu yıl Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da yer aldı.
Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü’nün (RSF) hazırladığı “Basın Özgürlüğünün Düşmanları” listesinde ilk kez Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da yer aldı.
Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü Almanya Temsilcisi Christian Mihr, DW Türkçe’ye yaptığı açıklamada, Erdoğan’ın, Türkiye’deki medya kuruluşlarının kapatılması ve gazetecilerin gözaltına alınmasından “sorumlu olduğu için” bu listeye dahil edildiğini söyledi.
Örgütün verilerine göre, Türkiye’de şu an en az 130 gazeteci hapiste bulunuyor, 140 medya kuruluşu ise kapatıldı. Mihr, Türkiye’de bağımsız medyaya yönelik “baskıcı yöntemlerin” darbe girişiminden önce uygulanmaya başlandığını söyledi. Deutsche Welle Türkçe’den Jülide Danışman’ın haberine göre “Geçen yıl haziran ayında yapılan ve sonuçları Erdoğan’ın istediği gibi olmayan seçimlerin bu uygulamada bir dönüm noktası olduğunu düşünüyoruz” şeklinde konuşan Mihr, o dönemden beri “baskının arttığını” gözlemlediklerini söyledi. Mihr, darbe girişiminin ardından ise bağımsız ve eleştirel medyaya yönelik baskının belirgin bir şekilde çoğaldığını dile getirdi. Mihr, bu liste hazırlanırken 15 Temmuz öncesinde ve sonrasında yaşanan gelişmelerin dikkate alındığını belirtti.
Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü Almanya Temsilcisi Christian Mihr, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın medyaya baskı uygulamak için “kapatma ve gazetecileri gözaltına alma” yöntemlerini uyguladığına dikkati çekti. “Gülen hareketine yakın olan ve yakın olduğu öne sürülen, Kürtlere ait olan ve Kürt yanlısı olduğu iddia edilen medya kanallarının sistematik olarak kapatıldığını” belirten Mihr, bu gruplardan birine yakın olmakla suçlanan gazetecilerin ise gözaltına alındığını söyledi. Bunların sonucunda da gazetecilerin “gözünün korktuğunu” belirten Mihr, gazetecilerin “kendine kendine sansür uyguladığını” gözlemlediklerini dile getirdi.
Mihr, Cumhuriyet gazetesine yönelik operasyonu “bağımsız gazeteciliğin kalan son kalesine yapılan bir saldırı” olarak değerlendirdi. Mihr, geçen hafta Türkiye’deki temasları çerçevesinde Cumhuriyet gazetesini de ziyaret ettiğini ve yapılan baskın ve gözaltı haberleri karşısında büyük üzüntü duyduğunu dile getirdi.Listenin belirlenmesindeki kriterler
Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü’nün yayınladığı “Basın Özgürlüğünün Düşmanları” listesinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile birlikte toplam 35 devlet ve hükümet başkanı, siyasi grup ve organize suç çetesi yer alıyor. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Küba Devlet Başkanı Raul Castro, Kazakistan Devlet Başkanı Nursultan Nazarbayev, Azerbaycan Devlet Başkanı İlham Aliyev gibi isimlerin yanı sıra Somalili radikal İslamcı Eş Şebab, Taliban gibi örgütler daha önceki yıllarda da bu listeye dahil edilmişti. Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdülaziz, Mısır Devlet Başkanı Abdülfettah El Sisi, Yemen’deki Husi isyancıları, IŞİD ise listede yerini alan yeni isimler arasında bulunuyor.
Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü Almanya Temsilcisi Mihr, liste ile “basın özgürlüğü alanındaki ihlâllerden sorumlu olan kişilere dikkat çekmek istediklerini” söyledi. “Basın özgürlüğünün düşmanları kavramının bilinçli bir şekilde seçilmiş bir provokasyon” olduğunu vurgulayan Mihr, ancak bu listede yer alan bütün isimlerin benzer yöntemleri kullanarak “basın özgürlüğüne ve bağımsız gazeteciliğe” karşı bir tutum izlediklerini kaydetti.
“Basın Özgürlüğünün Düşmanları” listesindeki isimler arasında bir sıralama yapılmıyor. Mihr, bu liste belirlenirken bu ülkelerde çok sayıda gazetecinin öldürülmesi, gazetecilere karşı işlenen suçların cezasız kalması, yasal düzenlemeler ile basının kısıtlanması, gazetecilerin gözaltına alınması gibi kriterleri göz önünde bulundurduklarını belirtti.
Amaç baskı oluşturmak
Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü Almanya Temsilcisi Mihr, bu listede adı geçen devlet ve hükümet başkanları üzerinde belirli bir “baskı” yaratmak istediklerini ve onları “kızdırmayı” hedeflediklerini söyledi. Mihr, bu şekilde bu ülkelerde basın özgürlüğü için mücadele edenlere destek olmayı istediklerini de sözlerine ekledi. Mihr bu liste ile ayrıca Almanya gibi ülkelere bilgi sunmayı ve böylelikle bu isimlerle olan ilişkilerinde kendilerini baskı altında hissetmelerini hedeflediklerini ifade etti.
Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü’nün “Basın Özgürlüğünün Düşmanları” listesi son olarak 2013 yılında güncellenmişti.
Örgüt, “Basın Özgürlüğünün Düşmanları” listesini 2 Kasım Gazetecilere Karşı İşlenen Suçların Cezasız Kalmasının Önlenmesi Günü’nde açıkladı. Birleşmiş Milletlerden gazetecilere yönelik suçların engellenmesi için özel bir temsilci görevlendirmesini talep eden Örgüt, bu çerçevede bir kampanya başlattı.

Can Dündar’dan Alman hükümetine sitem

Cumhuriyet Gazetesi’nin eski genel yayın yönetmeni Can Dündar, Cumhuriyet operasyonu sonrası Alman hükümetinin tepkisinin çok zayıf kaldığı eleştirisinde bulundu.
Deutsche Welle Türkçe’nin haberine göre Cumhuriyet Gazetesi’nin eski genel yayın yönetmeni Can Dündar, Alman hükümetinin gazete çalışanlarının gözaltına alınmasına verdiği tepkiyi eleştirdi.
Die Welt gazetesine konuşan Dündar, “Alman hükümetinin tepkisi gerçekten zayıftı. Bu, ABD gibi Türkiye’nin diğer Batılı ortakları için de geçerli” şeklinde konuştu.
“Endişeli olmak bize yardımcı olmuyor”
Dündar, açıklamasında, “Berlin, tutuklama dalgalarını bir kez bile kınamadı. Avrupa hükümetlerinden, Türkiye’deki demokrasi için açık, cesur bir sinyal bekliyorum” dedi. Avrupalıların yıllardan bu yana “sürekli endişeli” olduğunu vurgulayan Dündar, “Endişeli olmak biz Türk gazetecilere yardımcı olmuyor” şeklinde konuştu.
Dündar ayrıca Avrupa’yı Erdoğan’ın politikalarına karşı büyük bir anlayış göstermemeleri konusunda da uyardı.
Dündar, “Pek çok Avrupa hükümeti, Erdoğan yönetimi altında en azından istikrarlı bir Türkiye olduğunu düşünüyor, ancak Türkiye’yi kaybediyoruz. Ülkenin AB üyelik müzakereleri de kesilmemeli. İzolasyon Erdoğan için değil, Türkiye için bir ceza olur” dedi.
Hükümetin açıklaması
Gazetenin Genel Yayın Yönetmeni Murat Sabuncu ile birlikte gazete çalışanı ve yazarı 15 kişi pazartesi günü gözaltına alınmıştı. Başbakan Angela Merkel’in sözcüsü Steffen Seibert, gözaltılarla ilgili yaptığı açıklamada demokrasiler için basın özgürlüğünün önemini vurgulamış ve endişe duyduklarını dile getirmişti