
Sizlerin de bildiği gibi Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 1993 yılında aldığı kararla “Basının demokrasiyi korumaktaki rolünü vurgulamak, etik gazeteciliği ön plana çıkarmak ve dünyada basının sansür edildiği ülkelerdeki gazetecilerin durumuna dikkat çekmek” amacıyla “3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü” tüm dünyada kutlanıyor. 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü aynı zamanda görevini yaparken öldürülen gazetecileri anmak ve ülkelerdeki yetkililere sorumluluklarını hatırlatmak amacıyla kutlanıyor.
Türkiye’de basın özgürlüğü var mı ki “3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü” nü kutlayalım?İktidarı ve onun politikalarını desteklemeyen onlarca gazeteci işinden oldu, AKP politikalarına yönelik en ufak eleştirileri nedeniyle gazetelerden, televizyon kanallarından kovuldu. Kritik davalarda alınan gizlilik kararları, iktidarı rahatsız eden haberlere getirilen erişim yasakları, RTÜK ve Basın İlan Kurumu (BİK) aracılığıyla hizaye çekmeler ve ekonomik baskılar ile gazetecilere sosyal medya paylaşımları nedeniyle açılan davalar ve tutuklamalar Türkiye’de basın ve ifade özgürlüğünün olmadığını gösteriyor. Her şeye rağmen kamuoyuna gerçeği ulaştırmaya çalışan gazetecilerin mücadelesi anlamlı ve önemlidir. Gazetecilerin yaptığı haberlerinin gözaltı ve tutuklama gerekçesi sayıldığı, sansürün ve otosansürün yaygınlaştığı bir Türkiye’de basın ve ifade özgürlüğünün ne anlama geldiği çok açıktır.
Bugüne kadar yayınlanan ulusal ve uluslararası basın-yayın meslek örgütlerinin raporları, sürgün edilen, işsiz bırakılan, sansür ve otosansüre zorlanan ve yaşamı tehdit edilen gazetecilerin durumu, Türkiye’deki basın ve ifade özgürlüğünü yeterince ifade ediyor. IPI (Uluslararası Basın Enstitüsü) ‘Medyanın yüzde 95’inin hükümetin kontrolünde olduğunu belirten bir rapor yayınladı.
Uğur Mumcu her zaman olduğu gibi yolumuzu aydınlatıyor. Karanlık güçler tarafından katledilen Uğur Mumcu, sır saklayan, haber ve bilgi kaynağını gizlemesini bilen, gerektiğinde hükümetlere ve güç odaklarına karşı savaşmayı göze alan bir gazeteciydi. O’nun yolunda yürümeye çalışan gazeteciler olarak ifade ve basın özgürlüğü, halkın haber alma ve gerçekleri öğrenme hakkı için mücadele etmeye devam edeceğiz. Basın ve ifade özgürlüğünü savunmaya devam edeceğiz ve susmayacağız.
Türkiye’de medya özgür değil. Gazeteciler sansürleniyor, kovuluyor, hapse atılıyor. Basının önündeki engellerin, baskıların, sansürün ortadan kaldırıldığı günler dileğiyle, 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü tüm basın ve medya emekçilerine kutlu olsun!
Gazetecilik Suç Değildir!
Avrupa Türk Gazeteciler Birliği
Yönetim Kurulu adına
Başkan Recai Aksu